PRP TEDAVİSİ NEDİR?
PRP; (Platelet rich plasma) kişinin vücudundan küçük bir miktar kan alındıktan sonra kanın özel bir işlem ile plazmasının ayrıştırılarak, vücuda enjeksiyon yoluyla geri verilmesi işlemidir. Elde edilen plazma, “platelet” denilen hücrelerden oldukça zengindir. Vücuttaki temel görevi kanın pıhtılaşmasını sağlamak olan plateletler, içerdikleri büyüme faktörleri sayesinde yara iyileşmesinde önemli role sahiptir.
PRP'nin zarar görmüş dokulara enjekte edilmesi vücutta yeni, sağlıklı hücrelerin büyümesini teşvik eder. PRP’nin hasarlı dokudaki iyileşmeyi desteklediği de düşünülür. Doku büyüme faktörleri, hazırlanan konsantre enjeksiyon maddesinde daha yoğun olduğu için, vücut dokularındaki iyileşme hızlanır.
PRP tedavisi ile kişinin kendi kanıyla vücudundaki bazı hastalıkları iyileştirmek mümkündür. İlaç yerine kişinin kendi kanının kullanıldığı PRP tedavisinde özellikle çevresel ve genetik faktörlerle birlikte yavaşlayan hücre yenilenmesinin önüne geçilir. PRP; ortopedik pek çok hastalığın tedavisinde kullanılır.
PRP işlemi uzman doktorlar tarafından uygulanması gereken bir tedavi yöntemidir.
İşlem birbirini takip eden çeşitli basamaklarda gerçekleştirilir. PRP uygulaması sırasında izlenen yol şu şekildedir;
*Öncelikle enjekte edilecek PRP’yi hazırlamak için sağlık uzmanı tarafından hastadan bir miktar kan alınır. Alınan kan miktarı PRP'nin nereye enjekte edileceğine bağlıdır.
*Steril şartlarda tüp içine alınan kan örneği bir santrifüj cihazına yerleştirilir. Santrifüj cihazı, çok hızlı bir şekilde dönen ve kan bileşenlerinin ayrışmasını sağlayan bir makinedir. Ayırma işlemi yaklaşık 15 dakika sürer. Bu işlem trombositleri diğer kan bileşenlerinden ayırır.
*Daha sonra bileşenlerine ayrılmış plazma etkilenen bölgeye enjeksiyon için hazır hale getirilir. İşlemle konsantre trombosit içeren plazma elde edilir. Kanın trombositlerden ve büyüme faktörlerinden zengin plazma kısmı ayrıştırılmış olur. Elde edilen karışım enjeksiyon yöntemi ile ilgili alana uygulanır. Çünkü trombositler, yaralı dokuları onarmak için gerekli olan büyüme faktörleri için doğal bir rezervuar görevi görür.
*Trombositlerin salgıladığı büyüme faktörleri, kolajen üretimini ve tendon kök hücrelerinde gen ve protein ekspresyonunu artırarak doku iyileşmesini uyarır. Bu büyüme faktörleri ayrıca kan akımını hızlandırır ve kıkırdakların daha sert ve esnek hale gelmesini sağlar.
PRP nasıl uygulanır?
PRP enjeksiyonları bu alanda eğitim almış uzman doktorlar tarafından uygulanır. Enjeksiyon alanı belirlendikten sonra hazırlanan PRP etkilenen bölgeye enjekte edilir.
Enjeksiyon, normal kandan 5 ila 10 kat daha fazla miktarda trombosit konsantrasyonu içerdiğinden PRP’nin iyileşmeye hızlandırıcı yönde etki ettiği düşünülür. Kanın alınmasından işlemin tamamlanmasına kadar geçen süre genellikle yarım saat gibi bir zaman dilimi kapsar.
PRP kişinin kendi kanından alınan örneğin belirli işlemlerden geçirilerek protein ve büyüme faktörleri açısından zenginleştirilmiş halidir. Büyüme faktörleri ve proteinler iltihabi süreci ve ağrıyı azaltıp dokunun iyileşmesine yardımcı olan maddelerdir. PRP tedavileriyle kas iskelet sistemi yaralanmalarında, inflamatuar hastalıklarda başarılı sonuçlar alınabilmektedir. Omuz ağrıları, ön çapraz bağ yaralanmaları, eklem kireçlenmeleri, ayak bileği burkulmalarının tedavisinde PRP’den yararlanılabilir. PRP tedavisinde kullanılan, hastanın kendi kanından alınan numuneden ayrıştırılarak elde edilen sıvı, serum olarak ağrılı veya hassas bölgeye uygulanmaktadır.
Proteinler ve büyüme faktörleri sessiz lokal kök hücreleri aktive ettiğinden plazma sıvısı doğal bir ilaç gibi etki göstererek, yaralanmanın ve zedelenmenin olduğu tendon kıkırdak gibi yapıların iyileşmesini hızlandırır.
*Diz Kireçlenmesi
*Kalça eklem kireçlenmesi
*Omuz ağrıları,
*Tenisçi dirseği, golfçü dirseği,
*Ön çapraz bağ yaralanmaları; diz omuz,
*Ayak bileği burkulmaları,
*Topuk dikeni,
*Kulunç ağrısı olarak bilinen kas gerginliklerinin tedavisi…
*Tendon yaralanmaları: Kasları kemiğe bağlayan sert, kalın doku bantlarına tendon denir. Genellikle tendonların yaralanma sonrası iyileşmeleri yavaştır. Tenisçi dirseği, ayak bileğinde aşil tendiniti veya dizdeki patellar tendonda ağrı ya da iltihap gibi kronik tendon problemlerini tedavi etmek için PRP enjeksiyonları kullanılabilir.
*Ameliyat sonrası onarım: Bazen ameliyattan sonra omuzdaki rotator manşet tendonu gibi yırtık bir tendonu veya ligamentleri onarmak için PRP enjeksiyonları kullanılır.
*Osteoartrit (Kireçlenme): PRP osteoartriti olan hastaların diz, kalça gibi eklemlerine enjekte edilir. Yapılan az sayıda çalışmaya göre PRP enjeksiyonlarının osteoartrit tedavisinde hyaluronik asit enjeksiyonlarından daha etkili olduğu saptanmıştır.
PRP tedavisinin uygulandığı alanda enjeksiyonun batım yaptığı yerlerde ufak şişlikler, ağrı ve morarma olabilir. Enfeksiyona yol açmamak için tedavinin yapıldığı bölgenin steril olmasına özen gösterilmesi gerekir. Ancak bu yan etkiler çok sık görülmez, hastanın kendi hücreleri olduğu için herhangi bir istenmeyen etkiye neden olmaz. Kan sulandırıcı ilaç kullananlar, kanser öyküsü bulunanlar, çeşitli kan hastalıklarına sahip olanlar PRP yapılacak bölgede infeksiyon ya da iltihap olanlar, hamile ve emziren kadınların PRP yaptırması uyun değildir. PRP tedavisi sonrasında ilk gün banyo yapılmaması ve güneşten korunmak da tavsiye edilir.
Hastaların çoğunluğu işlemden hemen sonra günlük aktivitelere dönebilir.
PRP diz kireçlenmesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Diz kıkırdağı, yaş, travma ve çeşitli nedenlerle yıpranmaktadır. Bu yıpranma iltihabi bir süreci başlatır. İltihaba neden olan etmenler diz ekleminde ağrı ve şişliklere neden olarak kıkırdak aşımını hızlandırarak kireçlenmeye yol açmaktadır. PRP ile dize uygulanan protein ve büyüme faktörleri bu iltihabi süreci azaltarak kıkırdak yıkımının önüne geçer ve iyileşmeyi artırır. PRP uygulamaları hastanın konforunu artırmaktadır.
Yaralanmanın ardından ilgili bölgeye PRP enjeksiyonu yapıldığında doktor tarafından etkilenen bölgenin dinlendirilmesi önerilebilir. Bununla birlikte, istirahat önerisi daha ziyade yaralanmanın derecesi ile ilgilidir. Çoğu insan yaralanmadan bağımsız olarak PRP enjeksiyonlarını takiben hemen günlük aktivitelerine devam edebilir.
PRP enjeksiyonları yapıldıktan sonra hemen bir fark gözlenmez, çünkü öncelikle büyüme faktörlerinin aktive olarak devreye girmesi gerekir. Bu nedenle, uygulamadan sonraki birkaç hafta veya ay içerisinde yaralanan bölgenin daha hızlı iyileştiği veya kafa derisinde beklenenden daha fazla saç çıktığı fark edilebilir.
Artrit veya kronik tendinit tedavisi için çoğu hastada 2-3 seanslık PRP tedavisine ihtiyaç duyulur. Akut kas yaralanmalarında sıklıkla 1-2 seans yeterli olur. Yaş ihtiyaç duyulan seans miktarını belirleyen önemli bir faktördür. Çünkü yaşlandıkça vücuttaki kök hücre sayısı azalacağı için tedavi için daha fazla seansa ihtiyaç duyulabilir.
PRP seansları genellikle 2 hafta aralıklarla uygulanır. Kişinin ihtiyacına ve hastalığına göre ortalama 3-8 seans olacak şekilde planlanır.